Glütensiz Yaşam Mümkün Müdür? Bu yazımızda çağımızın yeni ve en popüler hastalığından bahsedelim istedim. Çağın yeni hastalığı olarak nitelendiriyoruz. Çünkü son birkaç yıl öncesine kadar bu derece sık duymuyorduk adını. Zamanla kimyasalların, koruyucu maddelerin girdiği, proteinlerin genlerinin değiştirildiği yiyecekler vücudumuzda belli hastalıklara sebep olmaya başladı. Bir tanesi var ki, yakın çevrenizdeki pek çok kişiden, teşhisinin koyulduğunu ya da şüphe duyduğunu işitmiş olmalısınız. İşte bu hastalığın adı glüten hassasiyeti ya da daha ağırı ve kalıcı olarak bilinen çölyak hastalığı… Peki, günümüzde çoğu kişide bulunan bu hastalık hakkında ne kadar bilgiye sahipsiniz?
Glüten nedir, hangi besinler glüten içerir, çölyak hastalığının belirtileri nelerdir ve bu hastalığa sahip kişilerin, hangi besinlerden uzak durmaları gerekir, hiç araştırdınız ya da düşündünüz mü?
Glüten Nedir?
Öncelikle glütenin ne olduğu ile başlayalım. Glüten aslında bir proteindir. Ekmek yapımında kullanılır ve ekmeğe yapışkan, ağsı bir kıvam kazandırır. Mayalanmasını ve kabarmasını sağlar. En etkili buğdayda olmak üzere, çavdar, arpa, yulaf gibi tahıllarda bulunur. Ayrıca bağımlılık yarattığının, kıvam verdiğinin bilinmesi ile endüstriyel ürünlerin de vazgeçilmezi haline gelmiştir. Eski zamanlardan günümüze bu kadar çok kullanılan bir proteinin, üretimini arttırmak ve kolaylaştırmak amaçlanmıştır. Bununla birlikte genlerinin bozulması ve vücudumuzun tanıyamayacağı birçok alt etkilerinin ortaya çıkması kaçınılmaz olmuştur.
Gluten Hassasiyeti, Çölyak Hastalığı Nedir?
Gluten hassasiyeti, yukarıda saydığımız buğday başta olmak üzere çeşitli tahıl ürünlerine karşı hassasiyete sahip olmaya denir. Glüten hassasiyetine sahip kişilerin vücutları bu rahatsızlığın oranına göre farklı belirtiler gösterir. Bu rahatsızlık belirli süreler içerisinde, beslenme alışkanlıkları düzeltilerek ve çeşitli diyetler uygulayarak tedavi edilebilir.
Fakat genetik bir glüten hassasiyetine sahipseniz ya da hassasiyetin çok daha fazlası olan glüten intoleransınız varsa, yani vücudunuz glütenli bir besin tükettiğiniz anda reaksiyon gösteriyor ve rahatsızlanıyorsanız, glütensiz diyetler yaşam tarzınız olmalıdır. Ayrıca ömür boyu devam eden ve beslenmenizin yaşam tarzınız olacağı tek hastalıktır.
Peki, eskiden bu hastalık hiç mi yoktu?
Bebeklik döneminde, anne sütünden sonra, ek gıda alımından itibaren bu hassasiyete sahip olduğumuz uzmanlarca biliniyor. Fakat az önce de belirttiğimiz gibi, bu hassasiyetin her insan vücudu için farklı oranları var. Özetle bağırsaklarımıza, sindirimimize ve oradaki küçük çıkıntılara bağlı olan bir hastalık olduğu için, insan vücudunun yapısına göre hassasiyetin büyüklüğü de değişiyor.
Farklı bir açıdan bakıldığında eski zamanlarda insanlara yeterli gelen tahılların zamanla ihtiyaca dönüşmesi ve üretiminin hızlandırılma çabası, genlerin değişmesine yol açtığından, bu hastalıkla eskiye oranla günümüzde daha sık karşılaşıyoruz.
Glüten Hassasiyeti Ya Da Çölyak Hastalığı Belirtileri Nelerdir? Fark Edildiğinde Ne Yapmalısınız?
Her hastalıkta olduğu gibi, istisnai durumları dışarıda bıraktığınızda, bu rahatsızlığın da hazımsızlık, şişkinlik, karın ağrısı başta olmak üzere çok belirgin göstergeleri var.
Eğer ciddi bir şekilde glüten hassasiyetine ait bu belirtilerden en az üç tanesini yaşıyorsanız, bir iç hastalıkları uzmanına görünmeli ve belli testleri mutlaka yaptırmalısınız.
- Hazımsızlık- kabız
- İshal
- Şişkinlik
- Karın ağrısı
- Aşırı gaz
- Yorgunluk- halsizlik
- Anemi
- Kemik erimesi ve kolay kemik kırıkları
- Kemik ve eklem ağrıları
- Yanma- kaşınma
- Aşırı kilo kaybı
- Ödem
- Baş ağrısı
- Dikkat bozukluğu
- Erkeklerde sperm sayısında azalma
- Kadınlarda düzensiz regl ve kısırlık
- Çocuklarda gelişim geriliği ve konsantrasyon sorunları
Eğer Çölyak Hastası İseniz Ne Yapmalı, Nasıl Beslenmelisiniz?
Hem yetişkinler hem de çocuklar için vücutta bu kadar ciddi reaksiyonlara sebep olan bir hastalığa öncelikle teşhis konulmalı ve cinsine göre tedavi uygulanmalıdır. Yalnızca hassasiyete sahip kişilerde bu geçici önlemlere ve glütensiz diyetlere, tedavi denilebilir. Fakat unutmayın ki, glüten intoleransına sahipseniz, asla glüten tüketmemeli ve glütensiz bir beslenmeyi, yaşam tarzı haline getirmelisiniz.
Öyle ki bu alerjinin boyutları kimi zaman, öncesinde glütenli ürün pişirilmiş bir fırında yiyecek pişirmemeye ya da glüten tükettiğiniz anda ani rahatsızlanmalara kadar varabilir. Böylesi kritik durumları dikkate almalı ve glütensiz gıdaları araştırarak, beslenmenizi buna göre düzenlemelisiniz.
Makarna, bisküvi, pasta, börek, poğaça, hazır çorba, sosis, salam, sucuk gibi hazır ve paketli yiyecekler tüketmemeli, mümkün olduğunca kendi hazırladığınız ürünlere güvenebileceğinizi bilmelisiniz.
Kendi hazırladığınız yiyeceklerin ham maddelerini satın alırken glütensiz ürünler olduklarına dikkat etmelisiniz.
Glütensiz Ürünler Nelerdir?
Bu hastalığa sahip olduğunuzdan artık eminsiniz. Teşhis koyuldu ve neler yemeniz gerektiğini bilmiyorsanız, gelin birlikte glüten içermeyen ürünleri inceleyelim.
Tane mısır, mısır unu, mısır nişastası gibi mısır ürünleri, pirinç ürünleri, karabuğday, keten tohumu, kinoa, soya, fındık, fasulye, meyve ve sebzeler, et, deniz ve tavuk ürünleri glüten içermeyen besinlerdir.
Bir de genel kullanımlarında glüten içeren ama glütensiz olanları da üretilen ürünleri satın alabilir ve kendinize glütensiz ekmek, börek, pasta çeşitleri yapabilirsiniz.
Canan Karatay’ ın Glütensiz Yaşam İçin Önerileri
Kalp ve iç hastalıkları profesörü olan, özellikle şeker ve ekmek olmak üzere, birçok yiyeceğe savaş açan Canan Karatay, pek çok kişi tarafından benimseniyor ve diyetlerine harfiyen uyuluyor. Tıbbın kurallarına kısmen karşı geliyor olması ile de çok fazla tepki çekiyor ve eleştiriliyor. Fakat bir gerçek var ki, özellikle glüten konusundaki açıklamaları ile dikkatleri toplayarak, çok sayıda insanı düzenli beslenmeye alıştırabilmiş. Şimdi gelin, bu konudaki kesin fikirlerine bir göz atalım…
- Şeker tüketmeyin!
- Tıpta sıkça kullanılan, ‘az ve sık yiyin’ kuralını uygulamayın! Günde 2,5 ya da 3 öğün yeterli.
- Glütenli, glütensiz, çavdarlı, tahıllı, fark etmez, hiçbir şekilde ekmek tüketmeyin!
- Makarna ve beyaz pirinci hayatınızdan çıkarın!
- Diyet bile olsa gazlı içecekleri kesinlikle kullanmayın!
- Margarin gibi katı ve trans yağları kullanmayın!
- Pekmez ve bal tüketimini kısıtlayın!
- Tuzu azaltın!
- Omega-3 ü eksik etmeyin.
- Fındık, fıstık, ceviz, bademi ekmek yerine tüketin.
- Sıvı Ayçiçek yağı ile değil, zeytinyağı ile yemek pişirin.
- Sebzeyi mevsiminde tüketin.
- Saat 8 den sonra bir şey yemeyin!
- Her gün en az 20 dakika yürüyün.
Elbette kimseye zorla yemek yedirilemez ya da yemesi kısıtlanamaz. Fakat sağlığımız söz konusu ise, glüten intoleransına sahip olmadan bile, bu kurallara uymak gerektiğinin, hepimiz farkındayız.
Peki, Glütensiz Bir Yaşam Mümkün Mü?
Glütensiz bir yaşam elbette mümkün, imkansız değil. Fakat çok da zor olduğunu belirtmeden geçmeyelim. Öncelikle yeme alışkanlıkları ile vazgeçemediğiniz ürünler mutlaka olacaktır. Bu ihtiyacı glütensiz etiketi ile satılan ürünlerden karşılayabilirsiniz. Glütensiz unlu mamullerin yanı sıra kullanabileceğiniz birçok ürün mevcut. Üstelik kullandığınız takdirde, hastalığa dair birçok belirtinizin yok olduğunu, beslenmenizin düzene girdiği göreceksiniz. Tabi ki her rahatsızlıkta olduğu gibi bu hastalığın da, sağlıklı ve glütensiz yaşamanın da ‘ama’ ları var. Şöyle ki, bu ürünler haddinden fazla pahalı. Eğer ciddi bir çölyak hastasıysanız, belirtileriniz ve gösterdiğiniz reaksiyonlar en üst düzeyde ise zaten glütenli ürün kullanabilme olasılığınız sıfır oluyor. Anında krize girip, rahatsızlanabiliyorsunuz. Tüm yaşamınızı sağlıklı ve glütensiz geçirebilmek içinse, ya az ve sınırlı sayıda, alışkanlıklarınızın dışında, besinler tüketebilirsiniz ya da glütensiz ürünleri mutlaka kullanmalısınız. Bu durumda hazır ve glütensiz ürünleri inceliyor, indirimli olanlarını seçiyor ve takdiri size bırakıyoruz.
Elbette birçok glütensiz ve sağlıklı olduğu söylenen hazır ürün var. eski alışkanlıklarınızdan vazgeçmeniz de beklenemez. Bu sebeple biz sizin için, günlük hayatta en temel tüketilen ürünleri ve fiyatlarını göstermeye çalıştık. Fakat indirimli bu ürünler beraberinde glüten alerjisinin suistimal edilme ve glütensiz adı altında glüten içeren ürünlerin satılma olasılığını da önünüze getiriyor. Sağlığınızdan olma ihtimali artarken, normalde yapacağınız alışveriş maliyetinin iki hatta üç katına denk gelmesi de cabası.
Bu rahatsızlığı avantaja çevirebilmek, bu sayede zayıflamayı hızlandırmak, sağlıklı beslenmeyi bir yaşam tarzı edinmek, tamamı ile sizin detaylı araştırmalarınıza, dikkatinize ve diyetinizi sürdürmenize bağlı…