Medikoz DNA PDRN Whitening Mask İncelemesi ve Kullanıcı Yorumları

Merhaba,  son dönemlerde Kore kozmetik ürünleri adından fazlasıyla söz ettiriyor. Bende size DNA PDRN Whitening Mask hakkındaki yorumlarımdan bahsetmek istedim. Bu isim nereden geliyor diyeceksiniz, hemen açıklayayım.

Medikoz DNA PDRN Whitening Mask

Polideoksiribonükleotid (PDRN), bir zincirde 50-2000 baz çiftinin bir araya getirildiği deoksiribonükleotid polimerlerini içerir. Hücre poliferasyonunu hızlandırır. PDRN deri ve dokunun yenilenmesine yardımcı olur.  Hatta 2008 yılından doku onarımı uyarıcı ajan olarak İtalya’da klinik kullanımı onaylanmıştır. Benim kullandığım ürün sadece maske formunda etken madde emdirilmiş haldedir.  Ama bu etken madde cilt altına enjekte edilerek farklı uygulamalarda mevcuttur.

Kısaca değinecek olursak; D+ Cell 350 TRA, profesyonel kullanımda PDRN dermal bir bakım ürünüdür. Dermatolojik olarak test edilmiştir. FGF, EGF, IGF gibi büyüme faktörlerinin salgılanmasını teşvik ederek kollajen gibi maddelerin sentezini uyarması sayesinde cildin elastikiyetini arttırır.

Gelelim etkilerine; cilt gençleştirme, kırışıklık ve ince kırışıkları açma, akne izlerinde iyileşme, cildin renginin açılması. Tek sefer de kırışıklık üzerindeki etkileri görmek zor olmakla birlikte yenilenme ve aydınlık görünüm vaatlerini yerine getirdi.

Ürün nasıl uygulanır derseniz iki aşamalı kullanım talimatı mevcut.

Step 1: temizlenmiş cilde maskeyi uyguluyoruz.  Kağıt maske formunda olduğundan  kuruyana kadar bekletebilirsiniz.  Renk tonunun açılmasını, aydınlık ve tazelenmiş görünüme ulaşmasını sağlıyor.

Step 2: Cilde nem kazandırılması, yenilenmesi açısından ‘hyalüronik asit ‘ içeren serumu cildimize masaj yaparak sürüyoruz.

Hyalüronik asit ; hyaluronan olarakta bilinir.  Yapısal olarak baktığımızda epitelyal ve nöral dokularda bulunan sülfatsız anyonik yapıda glıkozaminoglikandır.   Ortalama 70 kg’lık bir insan vücudun da 15 gr hyaluronan bulunur.  Ciltte de doku onarımında yer alan en önemli bileşiklerdendir. Cildi UVB ışınlarından korumaya çalışırken aşırı UVB! Ye maruz kalındığında onarım yapılamaz, dermişte ki hücreler hyaluronan üretmeyi durdurur ve bozunmaya başlar. İşte bu bozunma ürünleri ciltte biriktiğinde güneş sonrası lekeler meydana gelir.

Kullandığımız cilt bakım ürünlerinden sonra Hyalüronik asit serumu mutlaka kullanmalıyız. Cildimiz aşırı kuru, hassas ve nemsiz ise içerden takviye olarak da almamız gerekebilir.

Anlattığım üzere polinükleotid baz ve hyalüronik asit sayesinde cildi tazeleyip bakım yapmak tek bir maskeyle sağlanabiliyor.

Uygulanmış hali bu şekilde verdiği nemi ve canlılığı görebilirsiniz.