Kişisel Dönüşüm Danışmanına Neden İhtiyaç Duyarız? Demet BUDAK ATMACA

Kişisel Dönüşüm Danışmanına Neden İhtiyaç Duyarız?

Aynaya bakıp kendinizi gerçekten en son ne zaman gördünüz? Ki aynalar bizim iç ve dış dünyamızın bir bütün halinde sergilenmesini sağlar. Bir düşünün isterim…

Böyle bir başlangıç yapmak istedim; genellikle yaşam koşulları bizi farkında olmasak ta bu noktaya getiriyor çünkü. Bu süreç ilerlediğinde de demek oluyor ki kendimizden gitgide uzaklaşıyoruz, kendimizi unutuyoruz. Bu da haliyle yaşantımıza, görünümümüze yansımaya başlıyor.

İyi bir kariyer, iyi bir evlat, ebeveyn, eş olmaya çalışırken yaşam mücadelesi içinde bize en lazım olan, olmazsa olmazımız kendimizden bihaber yaşamaya başlıyoruz.” Ben neleri severdim, en çok giymeyi sevdiğim neydi, neler bana iyi hissettirirdi, hayallerim, hedeflerim ve amacım neydi?”

Farkında olmadığımız bu duruma şöyle bir açıklama getirsek pek yerinde olacak sanırım. Zihnimiz olaylar ve davranışlar karşısında belirli tepkiler vermeye, davranış sergilemeye başlar. Ve bir süre sonra benzer durumlara benzer tepkiler vere vere alışkanlık haline gelir; yani otomatik bir biçim oluşur yaşantımızda. Farklı bir hareket sergilemeyi düşünmeyiz bile çünkü bu bizim konfor alanımız olmuştur artık. Orası da bizim için rahattır değiştirmek bizi zorlar. Fiziksel görüntümüze de bu durum yansımaktadır. Örneğin saçlarını at kuyruğu toplamaya sıklıkla devam eden kişi bir süre sonra bugün de topuz mu yapsam acaba diye düşünmez bile... En pratik en kolayı odur çünkü…

Bunda sonra ise hayatımızda sürekli tekrar eden ve istemediğimiz durumlarla karşılaşmaktan sıkılmaya, şikayet etmeye başlarız. Ama hiçbirimiz hangi düşünce ya da davranış biçimimizi değiştirirsek bir şeylerin değişeceğini düşünmek istemeyiz. Ve bildiğiniz gibi ” n‘apsam olmuyor. Kaç kez denedim yine aynı.“ gibi cümlelerle serzenişte bulunuruz.

Kişinin bir olayın ya da durumun içindeyken objektif bakış açısı geliştirip, geniş açılı düşünmesi oldukça zordur. Üçüncü kişi yani gözlemci dediğimiz, tarafsız bir göz size bambaşka bir pencere açıp bambaşka bir düşünce şeklini gösterebilir. Böylece anlamaya, hatırlamaya ve farkına varmaya başlarız. Ve sonrasında kendimizde yaptığımız milimetrik bir değişiklik dünyamızı değiştirir.

Herkesin yaşam amacı aslında ilk önce kendisidir. Bu bencillik gibi algılanmasın. “Önce ben demek sadece ben demekten çok farklıdır.” Sadece ben demek bencilce olabilir, önce ben demek ise” ben iyi hisseder ve yolumda olursam her şey de bu şekilde olur” demektir. Biz iyi hissedelim ki herkese fayda sağlayabilelim.

Beyimizin bize hükmetmediği bizim beynimize hükmedebildiğimiz ve bakış açımızı geliştirip iyi hisseden, mutlu, başkalarına fayda sağlayabilen sağlıklı bireyler olabilmek dileğimle…

Sevgiyle

Demet BUDAK ATMACA
Güzellik Uzmanı

Kişisel Dönüşüm Danışmanı

İletişim: 05322584371