Teknolojinin bu kadar ilerlemesinin kazanımları olduğu kadar ciddi anlamda insanlardan götürdükleri de var ve ben tam da bu noktadan yola çıkarak benim hayatımda ayrı bir yere koyduğum ve henüz pop figürü haline gelmemişken tanıştığım Frida Kahlo üzerinden konuya değinmeye çalışacağım.
Uzun süredir yazmayı düşündüğüm ama yazamadığım bir yazı idi, umarım kendi düşüncelerimi yazılara aktarabilirim. Zira biliyorum bazen öyle duygu yoğunluğu yaşıyor ki insanlar kelimeler kifayetsiz kalıyor.
Şimdi siz bana Frida Kahlo‘nun pop figürü olması kötü diye sorabilirsiniz zira belki de bu yazıyı uzun süre yazmamamın, yazamamamın en temel nedeni benim de bu suale veremediğim net yanıttı ama artık cevabı biliyorum. Evet kötü, hem de abartısız çok kötü.
Benzer bir örneğini sosyalistlerin kulaklarında, parmaklarında takı olarak gördüğümüz Che Guevera için de söyleyebiliriz. Bu bir tür markalaşmadır ama böylesi önemli bireylerin böylesine popüler kültüre alet edilmesi, tüketim malzemesi haline getirilmesi işin ruhunu da bir anda öldürmektedir.
Frida Kahlo baskılı çanta takarak sokağa çıkan kişi belki de Frida Kahlo‘nun yarattığı havadan memnundur ama tüm bunlara indirgenemeyecek kadar özel bir kadındır Frida.
Birini çok sevmenin, acının ama bir o kadar da direnmenin adıdır. Bugün kendisini fanatikleştiren bizlerin aksine bize en çekici gelen yönüyle kendi yolunda her şeye rağmen yürüyen bir kadındır. Başkaldırmanın adı olarak da kendisini adlandırmak mümkündür.
Bazen düşünüyorum da gerçekten onun yaptıklarını yapabilir miyiz? Mesela, onun gibi saçı kaçımız günlük yaşamda uygulayabilir? Aslında tam da bu noktada Frida Kahlo giyim tarzı, saçı ve aksesuarları da başlı başına bir tarzı duruşu olan kadındır ki bu da onun pop figürü olmasını getiren olgulardandır.
Kendisinden büyük Diego ile yaptığı evlilik ve büyük bir aşk, ünlü Rus yazar Lev Troçki ile gözler önünde yaşanan ilişki, aşırı rahat ve özgür hareketleri belki de bizlerin içinde hep olmak istediği insanı ortaya çıkardığı için böylesine popülerleşiyor Frida. Ve ne yaparsak yapalım onun gibi olamıyor üzerinde onun figürleri olan eserleri kullanarak bir öz güven tazelemesi yapıyoruz. Ama işte bu bile bizim üzgünüm ama sığlaştığımız gerçeğini ortadan kaldırmıyor ne yazık ki.
Keşke onun gibi resim yapabilsek, terk edip gidebilsek çok ama pek çok aşık olacak kadar ruhumuzu özgür bıraksak.
Ünlü İtalyan bloggerı Chiara Ferragni, birkaç sene önce kurduğu The Blonde Salad bloguyla dikkatleri üzerine…
Oldukça zorlu geçen pandemi dönemi ile birlikte 2020 yılının sonbahar aylarına nihayet gelmiş bulunmaktayız. Havaların…
Selena Gomez makyaj markası çıkarıyor! Dünyaca ünlü şarkıcı ve oyuncu Selena Gomez, bu sıralar kendi…
Her bölümünü büyük bir heyecan ile beklediğimiz Fox TV’nin ekranlarında yayınlanan Yasak Elma dizisinin içeriği…
İtiraf edelim; ona hepimiz hayranız! Özellikle de giyim tarzına, bebeksi güzelliğine, fit vücuduna, ışıl ışıl…
Her bölümünü büyük bir heyecan ile beklediğimiz Fox TV’nin ekranlarında yayınlanan Yasak Elma dizisinin içeriği…