Güzelleşmek her kadının hayalidir. Her kadın güzelleşmek için bir şeyler feda etmeye hazırdır. Bunların en başında ise zaman gelmektedir. Güzelleşmek uğruna saatlerce güneşlenmek hiç yapmadığımız şey değildir. İşe yaramayan maskeleri saatlerce yüzlerinde durdurmak ve hatta o yüz maskeleriyle uyumak… Ve daha bizim bilmediğimiz başka neler var…
Oysa cildimizi güzelleştirmek için yapmamız gereken tek şey aldığımız besinlere dikkat etmek. Sonra da aynanın karşısına geçip cildimizin kendini nasıl onardığını nasıl istediğimiz hale gediğini günbegün izlemektir. Şimdi en önemli soru şu:
Bu mucizenin olması için neler yemeli neler yememeliyiz?
İşte cevabı:
– Maddelerimizin ilk sırasının doğal olarak herkesin ulaşabileceği ve kadın erkek demeden herkesin kullanması tüketmesi gereken bir madde olan ‘SU’ ile başlıyoruz. Bunu belki çok daha başka şekillerde çok daha başka yerlerde okudunuz. Bu sebeple çok fazla detay yazmadan güzellik için suyun olmazsa olmaz bir besin olduğunu söyleyerek diğer maddelere geçiyoruz.
– Sağlıklı yağlar. Evet, bunu doğru okudunuz yağ tüketimi bizim cildimizin güzelleşmesi için olması gereken bir besindir. Tek şartımız var bu yağlar rastgele olmayacak ‘sağlıklı yağlar’ olacaktır. Sağlıklı yağ derken ne kastediyoruz? İsterseniz sizin için bu konuyu biraz açalım:
Etiketinde soğuk preslenmiş-işlenmiş ibaresi olanlar veya saf-sızma yağlar faydalıdır. Çünkü diğer yağlarda işleme aşamasında kimyasal çözücüler eklenmekte ve çok yüksek sıcaklıklara çıkarılmaktadır. Bu işleme esnasında vücudumuza, cildimize yararı olacak olan çoğu besin maddesi ortadan kaybolmakta ve sadece yağın yüksek kalorili kısmı bize kalmaktadır. Bu sebeple aldığımız ve tükettiğimiz yağlarda soğuk pres ya da saf-sızma ibaresinin olup olmadığına dikkat etmemiz gerekmektedir. Fakat hepsinden de önemlisi yağlar her ne kadar saf da olsa çok yüksek miktarda kalori içermektedir. Bu sebeple günde 1-2 çay kaşığından fazla tüketmemeliyiz.
– Ve bütün kadınların her zaman duyduğu ama çok az uyguladığı bir madde daha; Yeşil çay.
Hücre zarının koruyuculuğundan başlayarak kanseri önlemeye kadar birçok alanda etkili olan bu içecek tek başına başrol oynamaya adaydır.
– Düşük yağlı süt ürünleridir. Bu ürünler vücudumuz için gerekli olan A vitaminin karşılanmasını sağlar.
– Yüksek antioksidan içerikli besinler tüketilmelidir. Böğürtlen, yaban mersini, çilek ve kuş üzümü bunların en başında gelmektedir.
-Esansiyel yağ asitleri bulunan besi maddeleri tüketmeliyiz. Esansiyel yağ asitler sağlıklı hücre zarlarının oluşmasından sorumludur. Bu sayede vücudumuz eskisinden daha fazla suyu vücudunda tutabilecek düzeye gelecektir. Peki, bu maddeler neleredir? Somon balığı, ceviz, keten tohumu bunlardan sadece bir kaçıdır.
-Selenyum mineral tüketmeliyiz. Peki, bu mineraller nelerin içinde var ve ne işe yarıyor?
Tam tahıllı olmak şartıyla; ekmek, çörek, gevrek. Hindi, ton balığı, brezilya cevizi. Tam tahıllı ürünlerin tüketimi sayesinde vücudumuz için zararlı olan ‘beyaz’ gıdaların tüketim, azalmaktadır. Bu beyazlar içinde; ekmek, kek, makarna, şeker, beyaz pirinç vardır. Yani bu maddeler hem bizim cildimize hem de vücudumuza zararlı besinlerdir. Bu gibi beyaz besinler vücudumuzda insülin seviyesini etkileyerek cilt bozulmalarına sebep olmaktadır. Fakat selenyum minerali içeren besinler vücudumuzda olumlu etkiler bırakarak cilt kanseri riskimizi en aza indirir.
Evet, bu yazıdan da anlaşıldığı gibi güzel olmak için saatlerini harcamaya, yüz maskelerine servetler yatırmaya gerek olmadan da güzelleşmek mümkün olabilmektedir.